Kocaeli`de Uyuşturucu Paneli

Kocaeli`de Uyuşturucu Paneli
Kocaeli`de Uyuşturucu Paneli
BİLKA olarak “Hayata Gülümse, Uyuşturucuya Hayır De” sloganı ile yola çıktığımız uyuşturucu mücadelemizin son durağı Kocaeli oldu.

BİLKA ile Kocaeli Kent Konseyi Kadın Meclisinin birlikte düzenlediği ve İzmit Milli Eğitim Müdürlüğünün desteklediği “Madde Bağımlılığı Paneli” Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Mevlana Kültür Merkezinde gerçekleşti.

Konusunda uzman panelistlerimiz şu şekilde idi;

• Av. Alev Sezen / BİLKA (Bilge Kadın Araştırma Merkezi) Başkanı / Adli Bilimler Uzmanı
• Şahin Özer /Müzik Yapımcısı/ Prodüktör
• Doç. Dr. Abdi Özaslan/ İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Adli Tıp A.D. Öğretim Üyesi/ Adli Tıp Kurumu Morg İhtisas Dairesi Üyesi
• Selahattin Gülseren / Kocaeli Emniyet Müdürlüğü Narkotik Büro Amiri
• Ecz. Tuba Durgut / Yeşilay Genel Merkez Yönetim Kurulu Üyesi / Halk Sağlığı Uzmanı
Panele Kocaeli Vali Yardımcısı Ali Sözen, Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanvekili İlyas Şeker, Kocaeli Büyükşehir Genel Sekreter Yrd. Dr. Mustafa Cöpoğlu, Kocaeli Büyükşehir Genel Sekreteri Sedat Yücel, İzmit Milli Eğitim Şube Müdürü Ali Osman Hasanoğlu katıldı.

Yoğun katılımın olduğu panelde bin kişilik salon tamamen dolduğu gibi yer bulamayanlar ayakta dinlemek durumunda kaldılar. Veliler başta olmak üzere yetişkinlere yönelik olan panelde dinleyicilerin nerede ise tamamı bayanlardı. BİLKA’nın hazırlamış olduğu madde bağımlılığı ile ilgili aydınlatıcı bilgilerin yer aldığı broşür dinleyicilere dağıtıldı ve yine konu ile ilgili slayt gösterildi.

Koceli Büyükşehir Belediye Başkanvelili İlyas Şeker de bir konuşma yaptı.

Kocaeli Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Av. Emel Ceylan Balcıoğlu açılış konuşmasında;

İnsanoğlunun ilk mürebbiyesi annesi olmuştur. Cennet boşuna anaların ayağı altında değil. Cefakâr fedakâr kadınlarımızın her zaman bir önceliği ve her zaman bir önderliği vardır. Bu yüzden ilimizdeki kadınların bakış açılarını görüşlerini bilmemiz bizim için büyük önem taşıyor. Meclisimize sayesinde farklı bakış açıları görüyor bunları da değerlendirme şansı buluyoruz. Bu ve bunun gibi konferans ve eğitimi seminerlerimizi söyleşilerimizi her fırsatta topluma fayda sağlayacak konu ve konuklarımızla Kocaelililerle bir araya gelme gayesi içersindeyiz.

Toplumsal yaşamın tuzaklarından uzaklaşmak bireyselleşmenin önündeki gemlerden kurtulmak yalnızlığa mahkûm etmek için birlikteliğimizi güçlendirmeliyiz.

Toplumsal dayanaklarımızın dayanağı direkleri güçlendirmek ve sevgiden yola çıkarak aşk ile küreklerimize kör düşüncelerden sıyrılarak asılmalıyız. Yaşam koşulları ve teknolojik gelişmeler günden güne bireysel yalnızlığımızı artırmaktadır.

Popüler kültür insanları standartlaştırıyor, en çok reklamlar ve filmler önümüze bir pazarlıyor. Şu zamanda yaşadığımız süreçte medya gerek çocuklar, gerek gençler, gerek kadınlar yoluyla aile düzenimizin nasıl yönlendirdiğini hepimiz biliyoruz.

Artık misafirliklerimiz bile dizilerin günlerine göre belli oluyor

Özellikle hanımlar sizler ailemizin, toplumumuzun, dünyanın hal ve gidişine sahip çıkmak adına ailemize ve çocuklarımıza sahip çıkalım. Millet olarak geleneksel bir terbiye anlaşımız, ortak bir tarihimiz, müşterek bir dilimiz, topyekûn kültürümüz var. Bütün bunlar gençlik nazarında yok. En küçük çocuk bile bunalımda, gençler deseniz sancılı. Umusuz en kötüsü arayış ve çırpınış içindedir.

Artık yaygın olarak sigara ve alkol haricinde esrar, uçucu madde, kokain, eroin, uyarıcı ya da yatıştırıcı madde kullanılanların sayısı çığ gibi artmaktadır. Uyuşturucu kullanımı küresel bir olgudur. Boyutları ve karakteristik özellikleri, kullanıcı ve bağımlıların demografik özellikleri ülkeden ülkeye, bölgeden bölgeye değişir gerçek şu ki tüm toplumlar uyuşturucudan etkilenmektedir. Şunu bilelim ki aile içinde, anne, baba arasında iletişim bozukluğu ile ve sevgi yoksunluğu, çocuklarımızı, gençlerimizi aile dışında arayışlara sürüklüyor.

BİLKA Başkanı Av. Alev Sezen konuşmasında;

Dünyadaki uyuşturucu kullanımına baktığımızda oranların hızla arttığını görüyoruz. Avrupa’da 70milyon kişi esrar kullanmakta ve bu da her 5 yetişkin Avrupalıdan biri demektir. 9,5milyon kişi ise ecstasy kullanmakta. Bağımlıların %60’ı ailesi ile yaşıyor. Uyuşturucu kaynaklı ölümler 15-39 yaşındaki Avrupalı ölümlerinin %3,5’ine tekabül ediyor.

Türkiye’de de dünya ile paralel bir şekilde madde bağımlılığı hızla artmakta. Ayrıca ülkemiz uyuşturucu ticareti yönünden artık sadece transit geçiş yapılan bir ülke olmaktan çıktı, üretici, işleyici ve ihracatçı konumuna geldi. İstanbul’un kavşak şehir olarak kabul edilmesinin dışında özellik ile Yüksekova-Başkale-Van güzergahı bu kirli ticarette önemli bir rol oynuyor. Terör örgütü PKK ile de uyuşturucu ticareti bireysel olmaktan çıktı ve organize hale geldi.

Kullanıcıların durumuna baktığımızda ise;
Artık 18 yaşın altındakilerde sert madde olarak adlandırılan eroin ve kokain kullanır hale geldiler. Eskiden uçucu veya esrar nadirende sentetik haplar kullanıyorlardı sert madde kullanımı ise 25 yaşın üstünde görülüyordu.
Madde bağımlılığına bağlı hasta sayısında büyük artışlar var. Profil de değişti bağımlılık yaşı düştü. 18 yaş altı çocukların %52”si eronin bağımlılığı sebebi ile tedavi oluyorlar.
Avrupa ülkeleri Türkiye’deki bağımlı sayısını sentetik haplar ile arttırmak istiyor ve bunun için büyük gayret sarf ediyor. Sonuç olarakta ecstasy kullanımında %300 oranında artış söz konusu

Nasıl başlıyorlar?ın en önemli cevabı “arkadaş”. Bu kimi zaman okul, kimi zaman mahalle, kimi zaman ise eğlence mekanlarında tanıdığı arkadaşlar olmakta.
Merak ve özenti sebebi ile de madde kullanımına başlanıyor.
Öncelik ile madde bedava verilmekte bağımlı hale getirildikten sonra ise parası olanlara para ile satılmakta parası olmayanlar ise madde satışında ve başka suçlarda kullanılmaktalar.

Ergenlik dönemi zor bir dönemdir. Bu dönemi şuna benzetebiliriz; paha biçilmez antikalar ile dolu adım atılamaz bir odanın iki kapısı olduğunu gözleri bağlanmış birinin bir kapısından girip diğer kapısından çıkmasını istediğimizde hiçbir zarar vermeden odadan çıkabileceğini düşünebilir miyiz? Ergenlik de böylesine bir dönemdir. Bir takım arayışlar, hatalar olabilir önemli olan ailenin sevgi ve ilgi ile çocuğuna sahip çıkması yol göstermesi yanında olması ve bunu çocuğuna hissettirmesidir.

Tabii ki devletimize de birçok görevler düşmektedir. Kaldı ki Anayasamızın 58. maddesinde “Devlet gençleri alkol düşkünlüğünden, uyuşturucu maddelerden, suçluluk, kumar ve benzeri kötü alışkanlıklardan e cehaletten korumak için gerekli tedbirleri alır” demektedir. TCK’daki düzenlemelere baktığımızda da bu bilinç ile hareket edildiğini uyuşturucu ticareti yapanlara ağır cezalar verilik iken kullanıcıların ise tedaviye yönlendirildiğini denetimli serbestlik tedbirlerine hükmedildiğini ve sonuç olarak tedavi olmayı kabul edip gereğini yerine getirenlere ceza verilmediğini görüyoruz.

İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Adli Tıp A.D. Öğretim Üyesi/ Adli Tıp Kurumu Morg İhtisas Dairesi Üyesi Doç. Dr. Abdi Özaslan konuşmasında;

Özaslan yaşadığı mesleki tecrübelerini ve anılarını da aktardığı konuşmasında duygusal anlar yaşanmasına sebep oldu. Annesi ve babası ayrı olan küçük bir çocuğun soğuk bir günde hem annesi hem de babası tarafından eve alınmaması ile dışarıda kalması ve soğuktan donarak ölmesi, cami tuvaletinde uyuşturucudan ölen birinin otopsiye gelmesini, şehir içinde yaşadığı madde bağımlıları ile karşı karşıya gelmesi ile ilgili anıları dinleyiciler tarafından büyük bir ilgi ve duygusallık ile dinlendi.

Özaslan sunumda ise şu hususlara yer verdi.

Alkol-Uyutucu-Uyuşturucu Kullanımı Açısından Risk Gurubu
 Merak
 Büyüdüğünü göstermek ya da arkadaş gurubu
 Neşelenmek
 Çevre ile iletişim kurmak ya da çevre oluşturmak
 Sorunları çözmek ya da unutmak
 İş ve aşk ilişkisi
 vb

Alkol-Uyutucu-Uyuşturucu Kullananlardaki Dikkat Çekici Bulgular
 İletişim kurmak güçleşir
 Dikkat ve uyum eksikliği olur
 İşe ve okula devam bozulur
 Başarı düşer
 Yeni arkadaş gurubu ve yeni dünya

Alkol-Uyutucu-Uyuşturucu Kullanımına Başlama
 Puberte Dönemi: Uçucu madde
 Ergenlik Dönemi: Alkol

Alkol-Uyutucu-Uyuşturucu Kullananlardaki Sorunlar
 Fiziksel
 Ruhsal
 Sosyal
 Ekonomik

2009 YILI ALKOL
 Nefeste Alkol Muayenesi Analizi Sayısı …….…………………………………:12850
 Canlı Kişilerin ( Özellikle Sürücüler) Kan Alkol Analizi Sayısı ………………: 4160
 Postmortem Kanda Alkol Analizi Sayısı ………………………………………: 5043

2009 YILI UYUTUCU UYUŞTURUCU
 Postmortem Kanda Uyutucu Uyuşturucu Analizi Sayısı…………………….……: 5043
 Canlı Kişilerde Kanda Uyutucu Uyuşturucu Analizi sayısı ……………………….: 1303
 Canlı Kişilerde İdrarda Uyutucu Uyuşturucu Analizi Sayısı ……………………….: 762
 Canlı Kişilerde Saçta Uyutucu Uyuşturucu Analizi Sayısı …………….………..…: 148

Alkol-Uyutucu-Uyuşturucu Kullanımını Önlemek
 Madde kullanımına hiç başlamamak
 Erken tanı
 Bağımlıların toplum zararını azaltmak
 İzolasyon
 Tedavi
 Rehabilitasyon

Kocaeli Emniyet Müdürlüğü Narkotik Büro Amiri Selahattin Gülseren konuşmasında;

Gülseren’in dikkat çektiği ve dile getirdiği en önemli hususlardan biri ise bağımlılara sorduğu “size babanız hiç aslanım koçum dedi mi?” sorusuna bugüne kadar bir kişinin bile evet dememiş olması idi. Bu durum ile ailenin ve sevginin önemini ifade eden Gülseren sunumu ve slayt gösterileri ile zenginleştirdiği sunumunda şu hususlara değindi:

Bağımlılık Bir Süreçtir
Madde kullanmaktan korkmak, ancak merak etmek
Bu maddelerin kullanıldığı ortamlara girmek
Bir kez denemek ve bir daha kullanmayacağını düşünmek
İkinci deneme
Üç ve sonrası
Birçok insan bağımlı olduğunun farkında değildir
Bağımlılık Zarar Vermesine Rağmen Devam Edilir

arkadaş
• “TANIDIĞINIZ BİLDİĞİNİZ BİR SİMA OLACAK”.
• “mahalle arkadaşım”,
• “okul arkadaşım”,
• “gece kulübünden tanıdığım arkadaşım”
• başında ki deyimler ne olursa olsun değişmeyen “ARKADAŞ” kelimesidir.
• “hiç tanımadığım, yüzünü görmediğim bir insan bu maddeyle tanışmamı sağladı”

özdeşlik
• “BEN DE KULLANIYORUM”
• “BEN KULLANMIYORUM AMA SEN KULLAN”

sanal reklam

• ”SANAL ALEMİN REKLAMI”
• “AMA”SI ANLATILMAZ!

zaaf

• KİM.!? Bizi kendine “hedef” seçen “kim” yanımıza yaklaşmadan önce zaaf yada zaaflarımızı seçerek bunların üzerinde yoğunlaşır!

son tuzak

Madde ilk kez verilirken
“BEDAVA”
verilir.

“EN ETKİLİ ÇÖZÜM HİÇ BAŞLAMAMAKTIR”
EN KESTİRME YOL “HAYIR”
DEMEKTİR

MADDE KULLANAN KİŞİ NASIL ANLAŞILIR.
*Madde kullanan kişiyi anlamak için kesin bir ölçü yoktur. *Kişilerde görülen davranış değişikliklerini hemen uyuşturucu kullanımına bağlamak yanlış olur. *Unutulmamalıdır ki; ergenlik döneminde de bedensel-ruhsal değişiklikler görülür.
• Madde kullanan kişilerde görülen davranış değişiklikleri şöyle özetlenebilir:
- Arkadaş çevresi değişir.
- Aile ilişkileri azalır, odasında yalnız kalmayı tercih eder.
- Okul başarısı ve okula devamı azalır.
- Daha fazla para harcamaya başlar
- Bazen neşeli, sakin, bazen öfkeli, saldırgan davranışlar gibi ruhsal değişimler gün içinde gözlenir.

FİZİKSEL
- Bitkinlik
- Dalgınlık
- Uyuklama
- Uyku bozukluğu
- Konuşma güçlüğü
- Burun akıntısı
- Terleme
- Titreme
- Dengesizlik
- Gözde kanlanma
- Göz bebeğinde daralma
- Yüzde kızarma-soğukluk
- Kabızlık
- İshal
- Terleme ve Titreme
- Yürüme bozukluğu
- Solunum güçlüğü-ağrılar

TOPLUMSAL RUHSAL
- Duygu durumu değişikliği
- İlgi-istek kaybı
- Donukluk
- Bilişsel bozukluklar
- Başarıda azalma
- Bakımsız dış görünüş
- Gerçek dışı konuşma
- İçe kapanma
- Çevre değişikliği
- Konuşma içeriğinde değişme
- Aşırı para harcama
- Suç işleme eğilimi
- Evden uzaklaşma
- Madde kokusu

Çocuğumuzun veya bir yakınımızın Bağımlılık Maddesi Kullandığını Anlarsak Neler Yapmalıyız?
1- Paniğe kapılarak öfke ile hareket etmeyiniz
2- Durumu gözlemleyerek Çocuğunuzun sosyal çevresini inceleyip, sorunun kaynağını tespit etmeye çalışınız,
3- Çocuğunuzun arkadaş ilişkilerini gözden geçiriniz,
4- Çocuğunuzun bağımlılık maddesi kullanmasının sebeplerinin arasında, sizin de eksik ve yanlış davranışlarınızın olduğunu göz ardı etmeyiniz,
5- Çocuğunuza kesinlikle kötü davranmayınız, onu suçlamayınız,
6- Uzman bir hekimin bilgisine başvurarak tavsiyeleri doğrultusunda
hareket ediniz,
7- Çocuğunuzu sıkmadan, sevgi ve şefkatli bir yaklaşımla ona daha fazla zaman ayırınız,
8- Aile bağlarını gözden geçirip, güçlendirmeye çalışınız,

İyi Bir
Anne ve Baba
Olmak Gerekli!
İyi Bir
Anne ve Baba
Olmak İçin

İyi Bir Anne-Baba Olmak İçin
HER ZAMAN İYİ BİR DİNLEYİCİ OLUN!

İyi Bir Anne-Baba Olmak İçin
KONFERANS VERMEYİN, FİKRİNİZİ SÖYLEYİN!

İyi Bir Anne-Baba Olmak İçin
ONUNLA KONUŞMAKTAN ÇEKİNMEYİN
“Bedeninin buna nasıl tepki vereceğini bilmiyoruz, bazı insanlar çok çabuk bağımlı olabilir; ya da çok hasta olabilirler, bu kişiden kişiye değişen bir durumdur.”

İyi Bir Anne-Baba Olmak İçin
AÇIK OLUN

İyi Bir Anne-Baba Olmak İçin
YARGILAMAYIN
“Sen zaten hep böylesin”

İyi Bir Anne-Baba Olmak İçin
TEHDİT ETMEYİN
“Eğer dediğimi yapmazsan...”

İyi Bir Anne-Baba Olmak İçin
AŞIRI SORGULAMAYIN
“Kim, nerede, nasıl, niçin, ne zaman, neden...”

İyi Bir Anne-Baba Olmak İçin
GEREKSİZ TEŞHİSLER KOYMAYIN
“Bence sen...”

İyi Bir Anne-Baba Olmak İçin
GEREKSİZ AHLAK DERSLERİNDEN KAÇININ
“Bunun böyle olması gerek, bu olmazsa olmaz”

İyi Bir Anne-Baba Olmak İçin
EMİR VERMEYİN
“Ne diyorsam onu yap, soru sorma”

İyi Bir Anne-Baba Olmak İçin
Ona “Hayır” Demesini Öğretin

İyi Bir Anne-Baba Olmak İçin
SINIRLARINI BELİRLEYİN
• Her çocuğun sınırlarını bilmeye ihtiyacı vardır.
• Sınırlar çocuğun kapasitesini aşmamalıdır.
• Koyduğunuz sınırlar açık ve anlaşılır olmalıdır.
• Kurallarınız çocuğa ne yapmamasını söylediği kadar ne yapması gerektiğini de söyleyin.
• Sınırlarınız geniş olsun ama bunları tutarlı ve “deliksiz” tutun.

TEDAVİ

• Madde bağımlılığı ömür boyu süren bir hastalıktır,tam olarak iyileşmez ama düzelir.
TEDAVİ İLKELERİ
.Kişi tedavi olmayı istemelidir
.Kişi kendini maddeyi bırakmaya hazır hissetmelidir

5237 Sayılı T.C.K. Madde 192/4
• Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanan kişi, hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmaktan dolayı soruşturma başlatılmadan önce resmi makamlara başvurarak tedavi ettirilmesini isterse, cezaya hükmolunmaz.

SONUÇ

MADDE KULLANIMINA BAŞLAMADA BİR TEK NEDEN YETERLİDİR.
GÜVENLİ BİR MADDE VE GÜVENLİ BİR KULLANIM ŞEKLİ YOKTUR.
KULLANAN HERKES İÇİN BAĞIMLILIK GELİŞME RİSKİ EŞİTTİR.
BAĞIMLILIĞI ENGELLEMEK KİŞİNİN ELİNDEDİR.

Yeşilay Genel Merkez Yönetim Kurulu Üyesi / Halk Sağlığı Uzmanı Ecz. Tuba Durgut konuşmasında;

Sigara kullanımı ve sigara kullanımının madde kullanımında bir aşama olduğunu da vurgulayan Durgut sunumunda şu konulara değindi;

Madde bağımlılığı ile mücadelede aile, okul ve sosyal çevrenin rolü...

Risk Faktörleri ve Önleyici Faktörler:

Prensip I : Programlar koruyucu faktörleri güçlendirirken , risk faktörlerini azaltmaya yönelik olmalıdır.

Kişisel Faktörler

Koruyucu faktörler
• Yüksek özgüven ve kendine saygı
• Kendisi ve geleceği ile ilgili pozitif bakış açısı ve tutum.
• Spor, müzik vb sosyal aktivitelere katılım.
• Problem çözme ve doğru kararlar verme becerileri
• Girişkenlik ve kolay iletişim kurabilmek gibi sosyal becerilerei
• Kendiyle ilgili yüksek beklentilere sahip olmak
• Destek veren bir aile ve sosyal çevreye sahip olmak
• Değişime açık olmak

Risk faktörleri
• Sosyal becerilerde düşüklük ve özgüven eksikliği
• Anti-sosyal davranışlar
• Kendini küçük görme
• Düşünmeden hareket etme
• Öğrenme güçlükleri
• Genetik yatkınlık
• Taciz veya şiddete maruz kalmış olmak
• Hayır demeyi / reddetmeyi bilememek
• Madde kullanımına pozitif bakmak
• Mental sağlık problemleri
• Küçük yaşta madde kullanımına başlamak, şahit olmak.

Aile ile ilgili faktörler

Koruyucu faktörler
• Aileyle iyi ilişkiler
• Kuvvetli aile bağları.
• Destekleyici aile
• Karşılıklı güven-saygı
• Ailenin çocuğundan haberdar olması.
• Ailenin kurallar ve sonuçları konusunda net ve istikrarlı olması
• Ailenin yönlendirici olması, gerekçeli, gerçekci sınırlar çizmesi.

Risk faktörleri
• Ailede madde kullanımı hikayesi.
• Ailesi tarafından istismara uğramış olmak
• Şiddet
• Zayıf aile bağları,sevgi ve destek
• Huzursuz ve düzensiz ev ortamı
• Zayıf ebeveyn kontrolü ve otoritesi
• Ailede geçimsizlik
• Mental hastalıklı ebeveyn

Okul ile ilgili faktörler

Koruyucu faktörler
• Destekleyici ve koruyucu okul ortamı
• Okulda net standartlar ve kurallar
• Okulda güçlü motivasyon ve poiztif tutum.
• Derslerde başarı
• Okul kluplerine dahil olma fırsatı
• Güçlü arkadaşlık bağları, aidiyet duygusu

Risk faktörleri
• Okul aktivitelerine katılmamak.
• Okula karşı negatif tutum
• Derslerde başarısızlık
• Öğrenme güçlükleri
• Derslere gecikme , devamsızlık
• Okuldan uzaklaştırma alma
• Negatif ve güvensiz okul ortamı
• Okulu bırakmak

Sosyal çevre ile ilgili faktörler
Koruyucu faktörler
• Koruyucu ve destekleyici komşular
• Güvenli çevre
• Güçlü komşuluk ilişkileri
• Mahalle / sosyal çevre aktiviteleri
• Din temelli aktiviteler

Risk faktörleri
• Alkol, tütün ve diğer uyuşturucuların ulaşılabilir olması
• Yüksek suç oranı olan muhit.
• Fakirlik
• Güvensizlik
• Çocuk ve gençlere yönelik sosyal aktivitelerin olmaması
• Sosyal çevreye aidiyet hissi olmaması.
• Zayıf sosyal bağlar

Prensip II : Programlar her türlü uyuşturucu kullanımına yönelik olmalıdır: legal uyuşturucuların illegal kullanımı ( çocuklarda sigara ve alkol kullanımı) , illegal uyuşturucu kullanımı (esrar, eroin vb..), yasal olarak elde edilebilen maddelerin amacı dışında kullanımı ( uçucu maddeler, bali vb), reçeteli ilaçların uygun olmayan kullanımı, reçetesiz ilaçların uygun olmayan kullanımını kapsıyacak şekilde geniş kapsamlı programlar uygulanmalı.

Prensip III: Programlar madde bağımlılığı tipine , risk faktörlerine yönelik geliştirilmelidir.

Prensip IV: Programlar risk altındaki hedef kitlenin yaş, sosyo ekonomik düzeyi, cinsiyet gibi özelliklerine göre dizayn edilmelidir.

Önleyici faktörleri ve risk faktörlerini baz alarak madde istismarını önlemeye yönelik program geliştirme:
Risk faktörlerini azaltmayı ve önleyici faktörleri güçlendirmeyi amaçlayan programlar madde bağımlılığının önlenmesi için en etkin programlardır.

Önleyici programlar hedef kitlesine göre üç ayrı grupta kategorize edilir:
genel (kapsayıcı programlar): genel topluma yönelik programlar.
özel (dar kapsamlı programlar): risk altındaki gruplar için dizayn edilmiş programlar ( örn: derslerinde başarısız,.. madde kullanımına eğilimli vb)
tanımlanmış programlar: hali hazırda uyuşturucu kullanan kişilere yönelik dizayn edilmiş programlar.

programın ulaştırıldığı çevreye göre programlar:
1. Aile temelli programlar
2. Okul temelli programlar
3. Toplum temelli programlar

Aile temelli programlar
Önleyici programlar ailede koruyucu faktörleri güçlendirerek ergenlik döneminde madde istismarını engelleyebilir.
Ebeveynlerin
• çocuklarıyla iletişim becerilerini artıran,
• tutarlı ve istikrarlı ebeveyn olma becerileri edindirmeyi amaçlayan
• çocuklarla madde bağımlılığı konusunda konuşma becerileri kazandıran.
• çocuklarında dikkat etmesi gereken değişimleri bildiren programlar..
Çocuklarımıza ‘ çok geç olmadan ’ ulaşalım...

Davranış ve sözlerimiz çocuklarımızın nasıl bir yetişkin olacağı ve kişiliklerinin şekillenmesi konusunda çok önemlidir.
Onların davranışlarını , seçimlerini daha küçük yaşlarda ebeveynleri ile kurdukları iletişim ve ilişkiler belirler.
Çocuklarımızla sürekli ve açık bir iletişimde olmak, onlardan beklentilerimizi anlamaları açısından önemlidir.
Çocuklarınızla konuşun, ergenlik döneminde çocuğunuza ulaşmak için elinizdeki en güçlü araç onlarla kurduğunuz güçlü iletişimdir..
Çocuklarınızı gözlemleyin..
Çocuğunuzun uyuşturudan koruyacak en önemli faktörlerden biri ailesiyle olan yakınlığıdır. Çocuğunuzun hayatında olmak neler yaptığının, kimlerle arkadaşlık ettiğinin, hayatında neler olup bittiğinin farkında olmayı gerektirir. Çocuğunuzun hayatında olmanız güvenliği için gereklidir.

Ergenlik dönemindeki çocuğunuzu anlamak:
Ergenlik döneminde çocuklar yeni tecrübeler edinmek ve limitlerini görmek isteyebilirler. Asi, agresif, içine kapanık veya çekingen olabilirler. Bu ergenlik döneminin getirdiği olağan bir durum olabiliceği gibi daha ciddi sorunların göstergesi de olabilir.
Çocuğunuzla iletişime dayalı bir ilişki kurmak böyle zamanlarda ergenlik döneminde güç olabilir. Çocuğunuza birey olarak saygı duymanız sağlıklı bir iletişim kurmanız için anahtar rolü oynar.

Çoçuğunuzla sağlıklı ve uyumlu bir iletişim kurmak için faydalı olabilecek bazı öneriler :
• Kaygılarınızı yargılayıcı olmadan paylaşın. Kendinizi kınama veya suçlamaya dayanan ifadelerle değil net, anlaşılır ,temeli olan ve gözleme dayanan fikirlerle ifade edin . Mümkün olduğu sürece yapıcı ve çözüm odaklı olun.
• Çok müdehaleci ve kısıtlayıcı olmamak şartıyla çocuğunuzun ne yaptığıyla ilgili olun.
• Çocuğunuzla, hayatındaki değişiklikler, okulu, arkadaşları vb konularda nasıl hissettiği konusunda konuşmaya teşfik edin.
• Çocuğunuzun ergenlik dönemi hassasiyetleri konusunda duyarlı olun. Bu dönemde özgüvenlerinin hala kırılgan olabileceğini , yetişkinler için zararsız şaka ve takılmaların onlar tarafından farklı algılanabileceğini unutmayın. Onların özgüvenlerinin oluşmasında yardımcı rol oynayın, özgüvenlerini zedeleyebilecek şakalardan, söylem ve hareketlerden kaçının.
• Net, istikrarlı, gerçekci ve temelli beklentilerinizi belirleyin.Bu beklentilerinizi protesto etse bile onunda bilmesini sağlayın.
• Sevginizin koşulsuz olduğunu bilmesini ve hissetmesini temin edin.
• Ne olursa olsun onu destekleyeceğinizi tekrarlayın.
• Ergenlik döneminde bazı aşırı davranış ve tutumların olağan karşılanabileceğini ama süreklilik arzeden ve sürekli kötüleşen davranış ve tutumların daha ciddi durumların işareti olabileceğini aklınızda bulundurun.
• Bu durumun madde kullanımı ile bir bağlantısının olabileceği ya da depresyon belirtisi olabileceği ihtimalini göz önünde bulundurarak danışmanlık veya yardım alın.

Madde kullanımı ile ilgili işaret ve bulgular:

Dikkat etmemiz gerekenler:
• Arkadaş çevresinde değişiklikler.
• Okul performansında düşüş , ders notlarında düşüş ve devamsızlık.
• Yaptıklarını veya eşyalarını gizleme eğilimi.
• Oda parfümü yada tütsü vb kullanımı. ( duman veya kimyasal kokusunun örtmek üzere)
• Arkadaşlarıyla sohbetlerinde gizemli yada şifreli dil kullanma.
• Kılık kıyafet ve tarzında değişim.
• Borç / para istemede artış.
• Odasında veya ona ait madde kullanımı için kullanılan malzeme bulunması. (sarma kağıdı veya pipo gibi)
• Saç spreyi, oje vb inhalantların kullanımı.
• Evde kaybolan ilaçlar (özellikle ağrı kesici veya sakinleştirici tür ilaçlar.)

Çocuğunuz için güvenli bir yaşam alanı oluşturun..
• Çocuğunuz hayatında olun.
• Çocuğunuzu dinleyin
• Nezaman ne yaptığından haberiniz olsun
• Çocuğunuzun arkadaşları ve aileleriyle tanışın
• Arakadaş toplantıları veya parti gibi aktiviteler düzenlemdiğinde aileleri detayları öğrenmek için arayın
• İyi davranışları için çocuğunuzu ödüllendirin
• Dürüst ve açık bir iletişim kurmak için ....
...Çocuğunuz dışarıya çıkarken...
KİM le birlikte olacağı?
NE yapacakları?
NE KADAR süreyle dışarda olacağı?
ve NEREDE olcağı ? konusunda bilgi alın..
Çocuğunuzla dürüst ileitişimin önemi hakkında konuşun, size her zaman doğruyu söylemesi gerektiğinin bilincinde ve sorumluluğunda olmasını sağlayın.

Ergenlik döneminde, çocuklar okul sonrası etkinliklerle (eve gitmeden önce) sosyalleşmeyi tercih ederler. Bu zaman aralığını güvenli bir şekilde geçirmesi için tedbirli olun.
(yapılan araştırmalar: alkol, sigara ve diğer uyuşturucuların en çok bu zaman aralıklarında denendiğini göstermiştir)
• Mümkün olduğunca bu zaman aralığını onunla birlikte geçirmeye yönelik aktiviteler planlayın.
• Bu zamanı spor, müzik , tiyatro vb okul aktiviteleriyle değerlendirmesi için teşfik edin
• Bu zamanı sizden ayrı geçirecekse güvendiğiniz arkadaşlarıyla geçirdiğinden emin olun.

Okul temelli programlar
• Çocukların akademik ve sosyal becerilerini artırmaya yönelik programlar.
• Özgüven, kendine saygı , kendini kontrol edebilme, hayır diyebilme, gibi beceriler edindirmeye yönelik.
• Akademik başarıyı ve sosyal becerileri artırmaya yönelik aktivitelerin birlikte kullanıldığı programlar. (akademik başarısızlık –madde bağımlılığı kuvvetle ilişkilendirilmişti