Gülser Anne`den Tavsiyeler-6 (Evsel Atıklar)

Selamlar... Geçende alış-veriş için AVM marketine gittim. Genelde büyük marketlerden değil, semt pazarı, mahalle arası market-kasap vs. den yaparım alış-verişimi. Ama bazı ihtiyaçlarım için veya görmek, gözlemlemek, bazen de aralarında kaybolmak duygusunu yaşamak... İnsanların yaşadıklarına yabancı kalmamak gibi amaçlarla büyük AVM lere takılırım.

Sebze-meyve reyonları hariç hemen bütün gıda ürünleri paketlenmiş halde sunuluyor. Paket içeriklerinde koruyucu ve katkı maddeleri yazıyor. Ürünler ya kâğıt ya da naylon tarzı ambalajlanmışlar. Marketler aylık veya haftalık alış-veriş için gelenlerle dolup taşıyor. Gıda, giyim, zevkli zaman… Artık ailelerin eğlence anlayışı mecburen hepsi bir arada buraya doğru kayıyor.

Haftalık alış-verişler evlerde dolap, kilerlerde yerini alıyorlar ve o haftanın sonradan ilaveleriyle bir çok paket, ambalaj ve şişe atığı birikiyor... Hatırlıyorum bundan 20 yıldan fazla olmuştur, Gülser Anne mutfak balkonunda 3 veya 4 çöp poşeti bulundururdu, birinde kırılacak şişe, cam atıklarını, birinde kağıt-karton atıkları, birinde naylon tipi birinde de yemeksel atıklar… Hiç üşenmez birbirine karıştırmadan sabırla bunu uygulardı, çayımız kahvemizden sonra minik yardımlar için mutfağa girdiğimizde yemekliğe kağıt attıysak bunu bize anlatıp düzeltirdi...

O zamanlar bunu tam değerlendiremezdim, gelip gittikçe, mutfağını toparlamaya çalıştıkça, “olmaz, kağıtlar şu poşete” şeklinde uyarırdı. Şimdi buna toplum olarak uymaya çalışıyoruz. Belediyeler uygulama için kolaylıklar ve eğitimler sağlamaya çalışıyor, geri dönüşüm ve farklı alanlarda kullanım için.

Gülser Anne… Senden öğrenecek ne çok şey var…