Anne Babalar Çocuklarını Nasıl Terbiye Edecekler?
Çocuklarımızı, gençlerimizi bekleyen birçok tehlike ile karşı karşıyayız. Onları devlet olarak, millet olarak her türlü kötülükten korumak istiyoruz. Maalesef bunda ne kadar başarısız olduğumuz ise aşikâr.
Medyada yer alan bir video seyrettim. Kadıköy’de evden kaçan kızını bulan babasına gerek kızının gerekse çevresindekilerin yaklaşımı içler acısıydı. Genç kız kendisini yetiştiren babasına bırakın el kaldırmayı tekmeler atıyor yumruklar savuruyordu. Babanın ısrarla babası olduğunu söylemesine rağmen çevredekiler kızın bağırıp çağırması sonucunda babaya bir saldırgana davranır gibi davranıyorlardı. Baba kızının kaçtığına mı üzülsün, bu duruma düştüklerine mi?
Daha öncede buna benzer bir kısım olay medyaya yansımış hatta evinde kızını bir erkekle yakalayan bu durumu hayat şekli haline getirmiş kızına tokat atan babaya müessir fiilden (basit kasten yaralama) ceza verilmişti. Yine bir olayda oğluna terlik atan 63 yaşındaki yaşlı bir teyzemiz ile ilgili olarak terlik silah sayılmıştı.
Her daim bahsettiğimiz örf ve adetlerimizde ataya karşı gelmek hele ki el kaldırmak var mı? Biz nasıl bir süreçten geçtikte bu hale geldik?
Bizi inancımızdan, benliğimizden uzaklaştırmak bizi biz olmaktan çıkarmak isteyenler büyük oranda emellerine ulaşmış gibi gözüküyorlar. Evlerde artık çocukların sözü geçer, anne babalarına bağırır çağırır hale geldiler. Her türlü şiddete karşı olmakla birlikte en ufak bir fıske de bile çocuklar ebeveynlerini polisi aramakla tehdit ediyorlar.
Eskilerin bir sözü var “ulu sözü dinlemeyen ulur”. Maalesef anne babalarını dinilemeyene evlatlarımızın birçok sıkıntıya duçar olduğunu görüyoruz.
Bu yolu açan en önemli etkenlerden biri mevzuatımızda yapılan değişikliklerdir. Mevzuatımıza baktığımızda anne babanın çocukların terbiyesi için gerekli olan tedip (uslandırma, yola getirme, terbiye etme) hakkının zayıflatıldığı görmekteyiz.1926 tarihli eski Türk Medeni Kanunumuzda “Velayetin Şümulü” Babında yer alan “Tedip Hakkı” başlıklımaddeye göre “Ana baba, çocuklarını tedip hakkına maliktir.” hükmü yer almaktaydı. 2001 tarihli yeni TMK’da isetedip hakkı yer almamaktadır.
Ayrıcaeski halinde“Mesleki Terbiye” ve “Dini Terbiye” başlığı ile düzenlenen maddelerin başlığı değiştirilmiş “Eğitim” ve “Dini Eğitim” halini almıştır. Yeni düzenlemede,şu anki TMK’nın “Velayet” bölümü de dâhil olmak üzere hiçbir yerindeterbiye kelimesi geçmemektedir.
Aile yapımızın bozulmasının, ebeveyn ve çocuk arasındaki ilişkinin dejenere olmasının sebeplerinden birisi de tedip hakkının yokluğudur. Bu sebeple acilen;Medeni Kanun yönünden tedip ve terbiye hakkının açıkça dile getirilmesi, Ceza Kanunu ve hane içi şiddet yönünden de bu hakkın sınırlarının belirlenmesi gerekmektedir.
Toplumun temeli olan aileyi korumak mecburiyetimiz vardır. Allah muhafaza aile dağılırsa toplum dağılır. Bizi hallaç pamuğu gibi atmak isteyenlerin birinci hedefinde ne ekonomi ne siyaset var onların hedefinde inancına, örf ve adetlerine bağlı aile yapımız var.