Görüntü Müslümanları
Sadece namaz kılan Müslümanlar olduk. Ayıptan, utanmaktan uzak her kötülüğü yapan ama Müslüman gibi görünür olduk.
Müslümanlıktan alabildiğince uzak ama ismen Müslüman olduk.
Peygamberimiz “ahir zamanda yaşayan benim kardeşlerimdir” hadisine bizlerde dâhil miyiz? diye düşünmeden edemiyorum.
Şu an Peygamber içimizde olsa bu yaşam tarzımızı kabul eder yine de bizi kardeş olarak kabul eder mi acaba?
Hayatımızda ne insanlara güven kaldı ne de gözünü kapatıp sonuna kadar dost olabileceğin kimseler.
Aslında merhamet etmekten de korkar olduk. Hani derler ya “merhametten maraz doğar” sözü mukabilinde gerçekte de böyle midir? demekten kendimizi alamıyoruz.
Önceden dostluklar, akrabalıklar hayatımızın bir parçası idi.
İnsanlar birbirlerine korkusuzca çaya, yemeğe veya yatılı misafirliğe giderdi.
Çocuklar kardeş gibi büyür, büyükler canciğer olurlardı.
Birine bir şey olsa herkesin kalbi, gözü ve her şeyiyle onun yanında olur, acıysa acısını, mutluluksa mutluluğunu paylaşırdı. Herkes tek vücut olur, kimsenin kılına zarar gelmesin diye çırpınırdı.
Ne oldu bizim bu güzel hasletlerimize?
Ne oldu bizim bu güzel duygularımıza?
Biz nasıl kaybettik bu değerlerimizi?
Güvenmemeyi, birbirimizden korkmayı, bir adım geride durmayı, “bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın” demeyi.
Ne zamandan beri biz birbirimizden uzak durmaya başladık. Sadece el âlem ne der? korkusuyla adım atar olduk.
Sadece kendimiz için yaşamayı komşuya akrabaya göz kapatmayı, menfaat yoksa uzak durmayı.
Ne zaman biz bu hale geldik?
Biz Müslümanlığın hasletlerini, yardımlaşmayı, sevmeyi, sevilmeyi, mutlu olmayı, mutlu etmeyi ne zaman unuttuk?
Bizim dinimizde sıla-i rahim yani akraba ziyareti konusunda Allah Zülcelal hazretleri Ra’d suresi 25. Ayette akrabalarıyla bağını kesenleri şöyle ikaz ve tehdit etmiştir.
“Onlar, Allah’a söz verdikten sonra verdikleri sözü bozarlar, Allah’ın gözetmesini emrettiği kimselerle alakayı keserler ve yeryüzünde bozgunculuk yaparlar. İşte onlar lanete uğramışlardır; cehennemde onlar içindir.”
“Akrabasıyla ilgisini kesen kimse cennete giremez” ( Buhari ve Müslim) buyuran bir peygamberin ümmetiyiz bizler.
Böyle bir dinin müessibi iken ne oldu ki bizler bu duruma düştük?
Rabbim en yakın zamanda tekrar toparlanıp gerçek Müslüman gibi yaşamayı ve gerçek Mü’min olmayı bizlere nasip etsin. Hatalarımızla, yanlışlarımızla bizleri doğru yoluna iletsin ve bizleri af etsin.
SELAMETTE OLUN SELAMETLE KALIN