Teslimiyet

Teslimiyet
Teslimiyet

Hayır da şer de Allah’tandır. İnanmamız gereken 6 maddeden biri budur. Bunu böyle bilip teslim olmak bir Müslümanın yapması gereken en güzel şeydir.

Allah’ın en güzel yarattığı ve önem verdiği varlık olan insan imtihanlara tabi tutulmuş ve kendisine olan güvenini görmek istemiştir.

Aslında görmek istemesi bilmediğinden değil. Rabbim her şeyi bilir. Sizi, ne yaptığınızı, ne yapmak istediğinizi, ne yapacağınızı, planlarınızı yani her şeyi.

Aldığımız kararların doğru ya da yanlış olduğunu bizler bilemeyiz. Bize doğru gibi gelen yanlış bir karar olabilir. Ya da yanlış olan doğru olabilir. Biz sadece karar alırız ve sonuçlarını bekleriz. Sonuçları hayır olsun diye de dua ederiz.

Bakara suresi 216. Ayette Allah Zülcelâl Hazretleri bu konuyu ne güzel anlatmıştır. “Olabilir ki siz bir şeyden hoşlanmazsınız. Oysaki o sizin için bir hayırdır. Yine olabilir ki, siz bir şeyi seversiniz, oysaki o sizin için bir kötülüktür. Allah bilir siz bilmezsiniz.”

Hayatımızda hoşlandığımız, sevdiğimiz, ailemiz, arkadaşlarımız, mallarımız bize dair ne varsa belki de içinde şer olan şeyler var. Biz bunları yaşayarak zaman geçtikçe anlıyoruz. Sonra da “ Şimdi ki aklım olsaydı bunu böyle yapmazdım “ diyoruz.

Tarih tekerrürden ibarettir, derler ya; bizler tarihten ibret almadığımız, alamadığımız veya işimize gelmediği için görmezden geldiğimiz şeyler yarın başımızı çok ağrıtacaktır.

Büyüklerimizin yaşadıkları, anlattıkları, tavsiyeleri bizlere hiçbir şey ifade etmez, hep şunu unuturuz sen ne isen büyüklerin de odur. Zamanında onlarda senin yaşadıklarını yaşadılar. Arada ki fark zamanımızda teknolojinin ilerlemiş olması ve insanların daha kötü niyetli olmaları. Aslında bu durum öncekinden daha tehlikeli.

Hayatımız boyunca yaptığımız en büyük hata nedir bilir misiniz? Yaratılma sebebini unutup Allah rızasını bir kenara koyup, hayatın güzelliklerini hiçe sayıp maddiyat ve dünya peşinde koşmak.

Hâlbuki bu dünyaya tek geldik ve yine tek göçeceğiz. Nasıl yalnız ve hiçbir şeyimiz olmadan bu dünyaya geldi isek yine aynı şekilde yalnız ve hiçbir şeyimiz olmadan kabre gireceğiz.

Hayatımızın her aşamasında güzel veya kötü şeyler yaşamışızdır ve yaşamaya da devam edeceğiz. Ama önemli olan olaylar karşısında önce tedbir alıp sonra takdiri Allah’a bırakmaktır. İşte bu safhada yaptığımız yanlışlıklar bizleri zor duruma sokar.

Şayet Takdiri Allah’a bırakabiliyor ve her emrine amenna diyebiliyorsak ve sabır denen şeyi hayatımızın merkezine yerleştiriyorsak ne ala. Yok, bunu beceremiyor isyankârlık yapıyor her şeyi zorla yoluna koymaya çalışıyorsak ama yinede bazı şeyler olmuyorsa ve sonunda Allah’a koşuyor ve af istiyorsak sadece bekleyip görmek gerektiğini anlamışız demektir.

Bazen yaşadığımız onca şeyi iki kelime özetler: Takdir böyleymiş.

Bu dünyada hiç kimse için rahatlık yoktur. Bu, Müslümanlar için ahrete bir yatırımdır. Bizler biliriz ki dünyada kabul edilmeyen dualar ahrette karşımıza mükâfat olarak çıkar.

Ebu Said ve Ebu Hureyre’den rivayet edildiğine göre Resulullah şöyle buyurdu: «Yorgunluk, sürekli hastalık, tasa, keder, sıkıntı ve gamdan, ayağına batan dikene varıncaya kadar Müslümanın başına gelen her şeyi, Allah, onun hatalarını bağışlamaya vesile kılar.» (Buhari, Merdâ, 1)

SELAMETLE KALIN SELAMETTE OLUN